YENİ BORÇLAR YASASININ
YÜRÜRLÜĞE GİRMESİYLE KİRACI KİRAYA VEREN İLİŞKİLERİ DÜZENE GİRİYOR
Değerli Tüketiciler;
Bir süredir, “TÖDEF”
olarak Uluslararası Tüketici Konvansiyonlarındaki görevim nedeniyle sizlerden
uzak kalmıştım.
Şimdi ne mutlu ki ülkemin
güzelliklerini yaşamak üzere bir süreliğine ve biraz da tatil amacıyla gelmiş
bulunuyorum.
Gelişimle de sizlerle,
“TÖDEF” in çıkartılmasında büyük katkıları bulunan kiracıların hak ve
menfaatlerinin düzenlendiği yasadaki yeniliklerden aktarımlarda bulunmak
istedim.
Türkiye’nin Tüketici Hattı
, internet sayfamızda da yer alan ; http://turkiyenintuketicihatti.blogspot.com/ haberi
bu kez “Milliyet Blog” köşemde de sizlerle paylaşıyorum.
Umarım bu açıklamalarımız
yararlı bilgiler olarak paylaşımlarınızda yer alır.
“TÖDEF” Tüketici Örgütleri
Ve Dernekleri Federasyonu’nca 2012 ve sonraki yıllarda ülkemizde kiracı ile
kiraya veren arasındaki uzlaşmasızlıkları büyük ölçüde sonlandıracak hükümleri
ve gerekçeler açıklandı.
“TÖDEF” Tüketici Örgütleri
Ve Dernekleri Federasyonu Başkanı, Prof.Dr. Öner SAMANLI tarafından yapılan
basın açıklamasına göre;
Yeni düzenlenen Borçlar
Kanunu günlük yaşantımızı büyük ölçüde değiştirecek gibi görülüyor. . Yeni
yasa, kiracı ile ev sahibi ilişkilerinde yeni bir başlangıç yerinde bir ifade
ile milat olacaktır.
Kiralar ÜFE’ye göre
artacaktır. Durum böyle olunca da, umarız bu açıklamalar bağlamında kiracılar
ve kiraya verenler arasındaki uzlaşmazlıklar ve bu yönde açılmış olan davalar
mahkemelerde tarafların mutlu olacağı çözümlere ulaşır.
YENİ DÜZENLENEN BORÇLAR
KANUNA GÖRE KİRACI İLE KİRAYA VEREN ARASINDAKİ İLİŞKİLERE İLİŞKİN
DÜZENLEMELER ŞÖYLEDİR
Türk Borçlar Kanunu’nun
günlük yaşantımıza getireceği en büyük yenilik konut kiralarında ev sahibi kiracı ilişkilerinde olacaktır.
Daha önce ayrı bir yasayla
(Gayrimenkul Kiraları Hakkında Kanun) düzenlenen kira sözleşmeleri, bundan
böyle Türk Borçlar Kanunu içinde yer alacak. İşyeri kiralarında 2020 yılına
kadar ertelenen, fakat konut kiralarında yarından itibaren uygulanmaya
başlanacak hükümlerin en can alıcı noktasını, yüksek enflasyon döneminde kiracılar
ile ev sahiplerini sık sık karşı karşıya getiren kira artışlarıyla ilgili
düzenleme oluşturuyor.
Yeni
yasayla konut kiralarında kira artışı konusundaki kavgalar böylece sona
erecektir.
3 AYLIK
DEPOZİTODAN FAZLASINA YASAK
Ev
sahiplerinin kiracılardan talep edebileceği güvence tutarı üç aylık kira
bedelini aşamayacak. Güvence olarak verilen para kiracı tarafından, ‘ev
sahibinin onayı olmaksızın çekilmemek üzere’ vadeli mevduat olarak bankaya
yatırılacaktır.
Banka bu parayı ancak iki
tarafın rızasıyla veya icra takibinin kesinleşmesi ya da kesinleşmiş mahkeme
kararlarına dayanarak kiracıya veya ev sahibine ödeyebilecektir
Ev
sahibi, kira kontratının sona ermesini izleyen üç ay içinde dava açtığını, veya
icra iflas yoluyla takibe giriştiğini bankaya yazılı olarak bildirmezse kiracı
parayı çekebilecektir.
ÜFE
ORANINDA ZAM YAPILABİLİR OLMASI
Bundan
böyle konut kira artışları, son bir yıllık süre içerisinde Türkiye İstatistik
Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan üretici fiyat endeksindeki (ÜFE) artış
oranını aşamayacak. Örneğin, yasa haziran ayında yürürlükte olsaydı, süresi o
ayda dolan kira sözleşmelerinde yıllık artış yüzde 8.06’yı aşamayacaktı. Çünkü
mayıs ayı itibarıyla son bir yıllık dönemde ÜFE’de yaşanan artış yüzde 8.06
olarak gerçekleşti.
Beş yıldan sonra yenilenen
kira sözleşmelerinde taraflar kendi aralarında anlaşamazlarsa mahkemeye
başvurarak kira testi talebinde bulunabilecekler.
Bu
durumda hâkim, ÜFE’deki artış oranı, kiralananın durumu ve emsal kira bedellerini
göz önünde tutarak kira bedelini tespit edebilecektir.
YENİ YASA
KONUT KİRALARINDA YENİ BİR DÖNEMİN BAŞLANGICI OLACAK
Yenilenen
Türk Medeni Kanunu 1 Ocak 2002’de, Türk Ceza Kanunu 1 Haziran 2005’te yürürlüğe
girdi.
Her iki
kanun ile köklü değişiklikler yapıldı. 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe
girecektir. Türk Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu da günlük yaşantımızda
önemli değişikliklere yol açacak. Türk Borçlar Kanunu her vatandaşa yönelik
yeni kurallar getirirken, Türk Ticaret Kanunu da Türk şirketlerinin aile
şirketinden küresel şirkete dönüşmesi yolunda yepyeni ufuklar açacaktır.
AİLE
KONUTUNA GÜVENCEYE EŞLERİN HAKLARINDA EŞİTLİK
Aile
konutu olarak kullanılan dairelerde kiracı, eşinin açık rızası olmadıkça kira
sözleşmesini feshedemeyecek. Ev sahibi ise kira sözleşmesini feshedeceği zaman
eşlerin her ikisine de ayrı ayrı ihtar çekmek zorunda olacaktır.
DÖVİZLE
KİRAYA 5 YIL ZAM YAPILMASININ DA ÖNÜNE GEÇİLİYOR
Kira
bedeli dolar, Euro gibi yabancı para cinsi üzerinden belirlenmişse, beş yıl
geçmedikçe kira bedelinde değişiklik yapılamayacaktır.
Ancak, büyük bir ekonomik
kriz, doğal afet gibi elinde olmayan nedenlerle kiracının aşırı ödeme güçlüğüne
düşmesi halinde hâkim kararıyla kirada indirim söz konusu olabilecek.
Yabancı
parayla ödenen kiralamalarda beş yıl geçtikten sonra yeni kira bedelinin
belirlenmesinde, yabancı paranın değerindeki değişiklikler, enflasyondaki
artış, kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri dikkate alınacaktır..
10 YIL
OTURAN KİRACIYA BİLDİRİMSİZ TAHLİYE HAKKI
Kiracı,
örneğin birer yıllık süreli yapılan kira sözleşme süresinin bitiminden en az on
beş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için
uzatılmış sayılacak. Ev sahibi, sözleşme süresinin bittiğini gerekçe göstererek
kiracıyı çıkartamayacaktır.
Ancak, on
yıllık uzama süresi sonunda ev sahibi, bu süreyi izleyen her yılın sonundan en
az üç ay önce bildirimde bulunmak koşuluyla, herhangi bir sebep göstermeksizin
kiracıyı çıkartabilecek. Kontratta kira süresi belirlenmemişse kiracı her
zaman, ev sahibi ise on yıl geçtikten sonra sözleşmeyi sona erdirebilecektir.
TORUNUM
EVLENİYOR, KIZIM OĞLUM OTURACAK ÇIK' DENİLEMEYECEK
Çoğunlukla
kiracıyı koruyan hükümlere rağmen, ev sahiplerine kendisi, eşi ve çocuklarının
yanı sıra, torunları ve dedesi gibi altsoy ve üstsoyu ile bakmakla yükümlü
olduğu kişilerin kullanımı için evi tahliye etme hakkı sağlandı. Kiracının aynı
ilçe veya belde belediye sınırları içinde bir konutu bulunması durumunda da ev
sahibi sözleşmenin bitiminden başlayarak bir ay içinde sözleşmeyi dava yoluyla
sona erdirebilecektir.
KİRACILARI
KESİNLİKLE ELEKTRİK VE SU FATURALARINI SAKLAMASI GEREKLİ
Kiracı,
sözleşmede aksi öngörülmemişse veya aksine yerel âdet yoksa, ısıtma, aydınlatma
ve su gibi kullanma giderlerini ödemekle yükümlü olacak. Kiracı, bu giderlere
ilişkin faturaların bir örneğini, talep etmesi halinde ev sahibine vermek
zorunda kalacak.
Bu
nedenle kiracıların kalorifer aidatı, elektrik ve su faturalarını, daireden
çıkıncaya kadar saklamasında yarar bulunuyor.
TADİLAT
YAPILMIŞ KONUT TEMİZ VE BAKIMLI HALİYLE TESLİM EDİLECEK
Kira sözleşmelerinin ana
unsurlarından olan ‘dairenin kiralandığı gibi teslim edilmesi’ ilkesi yine
korunacak. Örneğin boya badanası yapılmış olarak kiralanan ev teslim edilirken
de aynı şekilde boyalı olacak. Ancak, ev sahibinin rızasıyla dairede yenilik ve
değişiklik yapılmışsa, sözleşmeye özel bir hüküm konulmadığı takdirde ev sahibi
dairenin eski durumuyla geri verilmesini isteyemeyecek.
Diğer
taraftan kiracı, yaptığı değişikliklerin evin değerinde artışa yol açtığını
iddia ederek ev sahibinden bu değer artışına karşılık herhangi bir para talep
edemeyecektir.
YAKINIM
OTURACAK DİYE TAHLİYEDE, TAHLİYE SONRASI 3 YIL BAŞKA BİR KİRACIYA KİRALAMA
YAPILAMAYACAK
Ev
sahipleri tarafından “Yakınım oturacak” veya “Yıkıp yeniden yapacağım” gibi
gerekçelerle tahliye edilen evler üç yıl içinde kiralanamayacak. Aksi takdirde
ev sahibi çıkardığı kiracısına bir yıllık kira bedeli tutarını tazminat olarak
ödeyecek. Tadilat ya da yıkılıp yeniden yaptırma gerekçesiyle tahliye edilen
evlerin kiralanmasında da öncelik eski kiracıya verilecek. O istemezse
başkasına kiralama yapılabilecektir.
ÖDENMEYEN
KİRALARDAN YASAL GECİKME FAİZİ İSTENEBİLECEK
Sözleşmelerde
kiracıya kira bedeli ve yan giderleri ödeme dışında başka bir ödeme yükümlülüğü
getirilemeyecek. Kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde “İki aylık, üç
aylık kira tutarında ceza ödenir” veya “Sonraki kira bedelleri muaccel hale
gelir-peşin olarak tahsil edilir” şeklinde hükümlere yer verilemeyecek.
Ödenmeyen kiralardan sadece yasal gecikme faizi istenebilecektir.
“TÖDEF”
Tüketici Örgütleri Ve Dernekleri Federasyonu Başkanı, Prof. Dr. Öner SAMANLI;
“Yıllardır tüketici örgütleri olarak tüketici haklarının korunması ve
tüketicilerimizin bilinçlendirilmesi amacıyla çabalar sarf ediyoruz.
Bugünkü iktidar tarafından
duyarlı yaklaşılarak bu ölçeklerde çözüm getirilmesinin bile önemli bir reform
olarak kabul ediyoruz. Ancak, yıllık kira artış oranlarında esas
taleplerimizi hükümet göz ardı etmiştir.
Bizim kira artış
oranındaki ana istemimiz, emekli işçi ve memurların maaşlarına yapılan yıllık
artış oranlarının ½ sinin kira artış oranı olarak uygulanmasıdır.
Bu talebimizi de her
mecrada tekrar etmekten vazgeçmeyeceğiz. ” Diyerek basın açıklamasını
sonlandırdı.
TÜRKİYE TÜKETİCLERİNİN
HAKLARI ARTIK KORUMA ALTINDADIR
Yazılarımda da sürekli söz
ettiğim üzere, tüm il ve ilçelerimizde, Sanayi ve Ticaret İl Müdürlükleri ve
Kaymakamlıklar bünyesinde faaliyette bulunan “Tüketici Sorunları Hakem
Heyetleri” tüketicilerimize çözümler üretmek üzere faaliyettedir.
Yanı sıra bu mecralarda
çözümlenemeyen tüketici sorunlarının çözümünde, Adliyelerde, Tüketici
Mahkemeleri faaliyettedirler.
Tüketicilerin tüm hak
arayışlarında bu makamlardaki iş ve işlemlerinde hiçbir bedel ödemeleri de söz
konusu değildir.
Bilinçli ve sağlıklı
üretim, bilinçli ve sağlıklı tüketim için el ele.
Sağlıcakla kalınız.
Saygılarımla.
SEMRA ŞAHİN
“TÖDEF”
TÜKETİCİ ÖRGÜTLERİ ve
DERNEKLERİ FEDERASYONU
GENEL SEKRETERİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder